Dijital pazarlamanın bu sene en çok konuşulan kavramlarından olan Growth Hacking‘in metriklerinden olan ‘retention‘ örneklerle daha anlaşılır bir şekilde anlatacağım.
Retention kelimesinin türkçe anlamı elde tutma veya çekmektir. Yani bir siteye veya uygulamaya tekrardan kullanıcıları çekmek için yapılan yöntemlere retention diyebiliriz. Retention stratejilerini büyük sosyal medya siteleri sıklıkla kullanır. Facebook, Twitter, Google Plus, LinkedIn bunlardan birtanesidir.
Retention(elde tutma) stratejileri ile acquisition(edinme) stratejileri karıştırılabilir. Edinme stratejilerinde sizin daha önce hiç ziyaret etmediğiniz bir siteye gitmeniz sağlanır. Veya bu bir uygulama bile olabilir. Siz uygulamayı indirdiğiniz anda sizi edinmiş olurlar. Ve bu defa sizi o uygulamaya geri getirmeleri için bir çeşit stratejileri uygulamaları gerekiyor. Bu stratejilerde sizi uygulama içine tekrar çekicek “call to action” mesajları olacaktır. Bu mesajları sizlere ulaştırmak için uygulamanın “bildirim özelliği” kullanılır. Bu uygulamalarda en etkili bağlılık stratejilerinden birisidir. Aynı paralelde bakacak olursak web sitelerin bağlılılık stratejilerinde çoğunlukla sizi mail yoluyla çekerler. Bulduğum 7 örneği inceliyoruz.
Aşağıda her verdiğim örnekten sonra puan verdim. Bu puanları kullanıcı gözüyle değerlendirip gerçekten beni sitelerine tekrardan çekebilme ihtimalleriyle ölçümlendirdim.
-1-
İlk örnek Google plus’tan gelsin dedim. Facebook ve Twitter gibi sosyal ağlardan sonra etkisinin bir hayli düşük olduğu sosyal ağ Google Plus’ta retention yapsan ne yazar kardeşim. Mail örneğinde görüldüğü gibi kullanıcıların takip ettiği ünlü kişilere yakın sektörde insanları bizlere göstererek siteye gelmememizi çabalıyorlar. 10 üzerinden puanım 4.
-2-
İkinci örneğimizde growth hacking stratejilerini fazlasıyla uygulayan en büyük sosyal ağlardan Twitter’ın retention stratejisini görüyoruz. Twitter’da takip ettiğim sektördeki kişilere yakın hesapları bana gösterip siteye geri dönmemi istiyorlar ve bunda bana göre başarılılar çünkü daha çok alakalı insanları gösteriyorlar. Puanım 7.
-3-
Dünyanın en çok izlenen video sitesi Youtube ise bize en çok izleme yaptığımız kanalda yeni çıkan bir videoyu mail üzerinden duyuruyor ve bizi büyük oranda siteye çekmeyi başarıyor. 10 üzerinden 8.
-4-
Yahoo’nun fotoğraf paylaşma sitesi Flickr bizleri siteye çekmeye çalışıyor bu örnekte. Çok aktif değilim yalnız takip ettiğim kişileri dahi tanımıyorum. Bir kullanıcının son 7 günde paylaştığı 2 fotoğrafı bana duyuruyor. Malesef ilgimi çekmedi. 10 üzerinden 2.
-5-
Dünyanın en büyük iş sosyal ağı LinkedIn beni her zaman çekecek birşeyler bulmuştur. Öncelikle bağlantılarınız neler yapıyorlar merak duygusunu bizde uyandırıp call to action mesajı ile bizi siteye çekmeyi hedefliyorlar. Hemen altında şirketinizde çalışmış veya yakın zamanda çıkmış kişileri bizlere sıralıyorlar. Yani kesinlikle algoritmaları insanları çekecek düzeyde başarılı ki şu anda kendi pazarında zirvedeler. 10 üzerinden 7.
-6-
Gerçekten koskoca Facebook için bu kadar basit bir retention stratejisi yakışmıyor. Yıllardır bu şekilde bir strateji uyguluyorlar ama vazgeçmeleri gerekiyor. 10 üzerinden 3.
-7-
Son örnekte Google Adwords’ten. Reklamına başladığımız bir kampanyanın daha çok tık ve erişim almasını kim istemez ki. Bunun gerçekleşmesi için bize daha fazla anahtar kelimesinde bulunup siteye çekmeye çalışan Adwords bunu büyük oranda gerçekleştiriyor. 10 üzerinden 8.
Yeni bir yazınızda email marketing yapan firmaların retention çalışmalarını yorumlarsanız keyifle okurum.
Elde tutmak için nerdeyse yarışıyorlar daha özgün şeyler yapmaları gerekecek…
Google plus kapanacak diye duymuştum zaten 🙂
İlginçtir halen google plus açık. Yani ne işe yarıyor Allah için Facebook dururken millet sanamı gelsin. Bence Google bunun yerine daha sağlam projeler yapabilir.
Facebook halen böyle ama nedense yine güzel dönüşler elde ediyorlar bence
Türk içeriklerdende örnekler bekliyoruz hocam 🙂